Çalışan kadınlar evlilik nedeniyle iş sözleşmesini nasıl feshedebilir?

Çalışan kadın resmi nikah tarihini takip eden bir yıl içinde, evlilik nedeniyle iş akdini feshedebilir. Bu gerekçeye dayanarak iş sözleşmesini fesheden kadın hak ettiği kıdem tazminatı ile ücret, fazla mesai ücreti, kullanılmayan yıllık izin ücreti ve ulusal bayram/genel tatil ücreti gibi haklarını alabilir. Bu şekilde fesih halinde ihbar süresi boyunca çalışması gerekmez, ancak taraflar birbirine ihbar tazminatı ödemez. Evlilik nedeniyle iş sözleşmesini fesheden kadın işsizlik ödeneği veya işsizlik maaşı alamaz.

Bu hakkın kullanılması için dikkat edilmesi gereken hususlar şunlardır:

  1. Hakkın kullanılması ancak resmi nikahın yapılmasından sonra bir yıl içinde mümkün olur. Burada düğün tarihi değil, resmi nikah tarihi esas alınır.
  2. Resmi nikah kıyılmadan önce yapılan fesih halinde kıdem tazminatı alınamaz, ihbar süresince çalışılmazsa, fesheden işçi işverene ihbar tazminatı ödemek zorunda kalabilir.

Fesih bildirimi, ekinde nikah tarihini gösteren bir belge bulunan noter onaylı bir ihtarname ile yapılmalı, fesih gerekçesi evlilik olarak belirtilmelidir.  Aksi halde bu haktan faydalanamaz.

Evlilik nedeniyle bir işyerinden ayrılan kadının daha sonra başka yerde çalışmasına engel yoktur.

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 1988/9225E, 1988/369K sayılı ve 27.4.1988 tarihli kararına şöyledir: (1475 sayılı eski İş Kanunu döneminde verilen karar 4857 sayılı yeni İş Kanunu bakımından da geçerlidir.)

  • “1475 sayılı İş Kanunu’nun değişik 14. maddesinin ikinci, fıkrası hükmünce hizmet akitlerinin “kadının evlendiği tarihten itibaren bir yıl içerisinde kendi arzusu ile sona erdirmesi” halinde kıdem tazminatına hak kazanılacaktır.
  • Bu değişik hüküm kuşkusuz aile birliğini koruma amacıyla getirilmiş olup çalışma hayatını evlilikle birlikte gereği gibi yürütemeyeceği düşüncesinde olan kadına Yasa ile tanınmış bir olanaktır.
  • Bir işyerinde çalışmakta iken evlenen bir kadın, Yasa’nın tanıdığı olanaktan yararlanarak kıdem tazminatını almak suretiyle ayrılmışsa, daha sonraki dönemlerde çalışma hakkını kaybettiğinden söz edilemez.
  • Diğer taraftan önceki işinden ayrılan kadın ayrılmasını hemen takiben çalışma ile evliliği öncekine göre daha kolaylıkla yürütebileceği yeni bir iş bularak çalışmasını da sürdürebilir.
  • Bu kuşkusuz subjektif bir değerlendirmedir. Olayda hakkın kötüye kullanılması söz konusu olmadığından direnme uygun bulunmakla onanması gerekir.”

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir